Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Aybeniz Yıldırım, çocukların fizikî ve ruhsal gelişimi için sporun değeri, ruhsal yararları ve ebeveynin motivasyondaki rolünden bahsetti.
Çocuğun hem fizikî hem ruhsal gelişimi için sistemli sporun önemli…
Çocukluk periyodunun, hem bedensel hem de ruhsal gelişimin en ağır olduğu evre olduğunu söz eden Uzman Klinik Psikolog Aybeniz Yıldırım, “Düzenli spor aktiviteleri, kas-iskelet yapısını güçlendirir, obezite riskini azaltır ve motor hünerlerin gelişimini dayanaklar.” dedi.
Ancak sadece fizikî yararlarıyla değil, çocuğun kendi vücudunu tanıması ve olumlu bir vücut algısı geliştirmesi açısından da büyük ehemmiyet taşıdığına dikkat çeken Yıldırım, “Sporla birlikte çocuk, kendi sonlarını ve kapasitesini öğrenir, ‘bedenim bana ilişkin ve güçlü’ hissini geliştirir.” biçiminde konuştu.
Düzenli fizikî aktivite, endorfin salgısını artırarak gerilim ve tasayı azaltıyor!
Sporun çocukların ruhsal sıhhati üzerindeki tesirinin epey bariz olduğunu lisana getiren Uzman Klinik Psikolog Aybeniz Yıldırım, “Düzenli fizikî aktivite, endorfin salgısını artırarak gerilim ve korkuyu azaltır.” dedi.
Çocuğun zorlandığı ya da öfkelendiği anlarda sporu bir ‘duygusal regülasyon aracı’ olarak kullanabilmesinin, sağlıklı baş etme hünerlerini pekiştirdiğini de kelamlarına ekleyen Yıldırım, şöyle devam etti:
“Ayrıca ekip sporlarında yaşanan işbirliği ve paylaşım, toplumsal bağları güçlendirirken çocuğa aidiyet duygusu kazandırır.
Nöropsikolojik açıdan bakıldığında, sporun dikkat, hafıza ve yürütücü fonksiyonlar üzerinde direkt tesirleri vardır. Nizamlı antrenman, beynin öğrenme ve hafıza ile bağlantılı bölgelerini (hipokampus) aktive eder. Bu sayede çocuk, derslerinde daha uzun müddet odaklanabilir, sorun çözme hüneri artar ve akademik performansında gözle görülür bir yükseliş olur.”
Ebeveynin örnek olup başarıyı takdir etmesi motivasyonu artırır…
Ebeveynlerin burada kritik bir rolü olduğuna vurgu yapan Uzman Klinik Psikolog Aybeniz Yıldırım, “Çocuğu spora motive ederken ‘başarı odaklı’ değil, ‘süreç odaklı’ yaklaşmak kıymetlidir.” dedi.
Çocuğun yaptığı aktiviteden keyif aldıkça sporu hayatının doğal bir kesimi haline getireceğini aktaran Yıldırım, “Ebeveynin rol model olması, çocuğun ilgisini fark edip desteklemesi ve küçük muvaffakiyetleri takdir etmesi, motivasyonu güçlendirir.” açıklamasını yaptı.
Spor bir ‘yükümlülük’ değil, ‘zevk alınan bir hayat alanı’ olarak sunmalı!
Çocuk spora başlarken göz önünde bulundurulması gereken noktalara da değinen Uzman Klinik Psikolog Aybeniz Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı:
“Çocuğun yaşına, gelişim seviyesine ve ilgisine uygun bir spor kolu seçilmeli. Rekabetçi yaklaşım yerine, destekleyici ve itimat verici bir tavır benimsenmeli. Çocuğun başarısızlıkla karşılaşabileceği ihtimali doğal görülmeli, bu anlar öğrenme fırsatına dönüştürülmeli. Aile, sporu bir ‘yükümlülük’ değil, ‘zevk alınan bir ömür alanı’ olarak sunmalı.
Spor, sırf bedensel değil, ruhsal dayanıklılığın ve sağlıklı bir benlik algısının gelişiminde de temel bir araç. Çocuğa sporu kazandırırken asıl gaye, onun kendini güçlü, bedelli ve kâfi hissetmesini sağlamak olmalı.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
