Son yıllarda göz sıhhatimizi tehdit eden ögeler süratle artıyor. Bilgisayar ve telefon ekranlarına uzun mühlet ve kesintisiz olarak bakma, güneşin ziyanlı ışınlarına maruz kalma, sıhhatsiz beslenme ve geç saatlerde ahenge derken; bedenimizin en kıymetli duyu organlarından gözlerimiz giderek bozuluyor. Sağlıklı bir retina katmanı olmadan gözlerimizin doğal görme fonksiyonunu yerine getirmesinin mümkün olmadığını, yanlış hayat alışkanlıklarının ise retinaya zarar verdiğini belirten Acıbadem Taksim Hastanesi Göz Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Öner “Sağlıklı bir retina katmanı için; kilo denetimine dikkat etmek, sistemli antrenman yapmak, sigara ve alkol kullanmamak, kanda şeker ve kolestrerolü sistemli takip ettirmek, güneşli havalarda güneş gözlüğü kullanmak, bilgisayar ve telefon ekranı karşısında vakit zaman gözleri dinlendirmek, çok tozlu ve kimyasal unsurlu ortamlarda gözlerimizi korumak üzere tedbirler son derece değerlidir. Tüm bunların yanında göz sıhhatine uygun gelen besinlerin tüketilmesine de itina göstermek gerekir” diyor. Gözleri güçlendirmede kimi besinlerin öne çıktığını belirten Prof. Dr. Ayşe Öner, sağlıklı gözler için soframızda yer vermemiz gereken 7 tesirli besini sıraladı, kıymetli ikazlar ve tekliflerde bulundu.
Havuç
Havuç yüzyıllardır göze yararlı olduğu bilinen besinlerden bir adedidir. Bol ölçüde A vitamini içeren, B, C, D ve E vitaminleri açısından da epeyce varlıklı olan havuç, karoten, şeker ve fosfor içerikleriyle de göz sıhhatine katkı sağlar. Günde bir-iki tane orta uzunluk havucun tüketilmesi gözlerimizi korumak ve güçlendirmek için kafidir.
Yumurta
Göz Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ayşe Öner “Yumurta güçlü bir protein, vitamin ve antioksidan kaynağıdır. Ayrıyeten C ve E vitamini açısından epey güçlü besinlerden biridir. Kıymetli oranda çinko içermesi sayesinde de adeta gözlerimiz için bir hazine misyonu görür ve göz hastalıkları riskini düşürür. İçeriğindeki lutein ve zeaxantin sarı nokta hastalığına karşı da muhafaza sağlar. Günde bir tane yumurta yemek göz sıhhatini takviyeler.
Yeşil sebzeler
Yeşil sebzelerin hepsi göz sıhhatine uygun gelir. Ispanak, marul, kara lahana, brokoli ve Brüksel lahanası üzere sebzeler beta karoten, lutein ve zeaxantin içermeleri hasebiyle bilhassa retina açısından yararlıdırlar. Ayrıyeten yüksek oranda C ve E vitamini içerikleriyle göz sıhhatine büyük katkı sağlayıcı özelliğe sahiptirler.
Turunçgiller
Prof. Dr. Ayşe Öner “Meyve tüketimi de göz sıhhati için en az zerzevat tüketimi kadar değerlidir. Bu noktada en düzgün seçenek elbet turunçgillerdir. Mandalina, portakal, limon ve greyfurt üzere turunçgil meyveleri içerdikleri yüksek oranlı C vitamini sayesinde göz sıhhati ile birlikte retina sorunlarının önlenmesinde yararlıdır. İmkanlar dahilinde günde en az 5 porsiyon zerzevat ya da meyve tüketilmelidir. Sabah kahvaltısı da dahil olmak üzere her öğünde bilhassa C vitamininin güçlü kaynaklarından olan başta turunçgiller olmak üzere zerzevat ve meyve tüketimine ihtimam göstermek gerekmektedir. Günlük alınan zerzevat ve meyvenin en az iki porsiyonu yeşil yapraklı sebzeler yahut portakal, limon üzere turunçgiller yahut domates olmalıdır” diyor.
Kırmızı Et
Göz sıhhati için et tüketimini de ihmal etmemek gerekir. Protein, demir ve çinko zengini kırmızı et, B kümesi vitaminler için de kıymetli bir kaynaktır. Demir içeriğiyle kansızlığı önleyen ve kan imaline takviye olan kırmızı etteki B12 vitamini hudut sistemi için de kritik rol oynuyor. Kırmızı et tüketimi bedenin çinko gereksinimini büyük oranda karşıladığı için göz sıhhatine da yararı kaçınılmazdır. Haftada 2-3 defa kırmızı et tüketilmelidir. Ülkü günlük et tüketimi ölçüsü ise 70-100 gramdır.
Balık
Balık öbür hayvansal kaynaklı besinlerin bilakis doymuş yağ yerine, doymamış yağ asitleri denilen omega3 yağ asitleri içerir. Omega3, bedenin üretmediği ve en fazla balıkta bulunan son derece yararlı bir yağdır. Prof. Dr. Ayşe Öner “Balıklarda yer alan omega-3 ve öteki antioksidan unsurlar retina sıhhati açısından ehemmiyet taşıdığı üzere göz kuruluğuna karşı da bizi korur. Yapılan kimi çalışmalar, haftada iki kere balık tüketen şahıslarda sarı nokta hastalığı ve göz kuruluğunun daha az ortaya çıktığını gösterir. Balık, tıpkı vakitte yağda eriyen vitaminler ve mineral husus bakımından da zengindir. Balıkta A, B kümesi vitaminleri (B1, B2, B6, B12), D, K vitaminleri ve iyot bol ölçüde bulunur. Her çeşit balık göz sıhhati için yararlı sayılsa da yağlı balıklar sınıfında bulunan ton balığı, somon balığı, hamsi, sardunya, sardalya, alabalık ve uskumru daha çok tercih edilmelidir” diyor.
Kuruyemiş
Yapılan çalışmalara nazaran; göze güzel gelen bir öteki besin çeşidinin de kuruyemişler olduğunu belirten Göz Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Öner şöyle konuşuyor: “Kuruyemişler antioksidan içermeleri nedeniyle göz sıhhati için son derece faydalıdır. Ayrıyeten Omega-3 içerikleri de yüksektir. Antep fıştığı, badem, fındık, ceviz, kaju ve ay çekirdeği yüksek ölçüde lutein içerir. Ülkü olan; kuruyemiş çeşitlerini tümden kavurmadan çiğ olarak tüketmektir. Sarı nokta hastalığı başlangıcı olan şahıslara günde birer avuç kuruyemiş tüketmeleri önerilir.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
