

Beyazıt Meydanı’nın Tarihsel Dokusu ve Yenileme Süreci
İstanbul’un kalbinde yer alan ve zamanla işlevini yitirmiş, otoparka dönüşmüş ve özgün karakterini kaybetmiş Beyazıt Meydanı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) hayata geçirdiği kapsamlı yenileme çalışmalarıyla yeniden hayat buldu. 2022 yılında tamamlanan bu projeyle meydanın tarihi ve kültürel dokusu günümüze uygun şekilde restore edilerek, eski canlılığı ve çekiciliği yeniden kazandı.
Yenileme ve Açılış Süreci
İBB’nin öncülüğünde başlatılan bu büyük çaplı projede, Meydan yaklaşık üç yıl süren titiz çalışmalar sonucunda yeni yüzüne kavuştu. 6 Ekim 2022 tarihinde düzenlenen görkemli bir törenle, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve halkın katılımıyla resmi olarak yeniden hizmete açıldı. Bu etkinlikle birlikte meydanın kullanımı ve erişilebilirliği artırılarak, kent yaşamına yeni bir soluk getirildi.
Kentsel ve Kültürel Canlanma
Yenilenen Beyazıt Meydanı, sadece bir ulaşım noktası olmaktan çıkıp, kültürel ve sanatsal aktivitelerin merkezi haline geldi. Türk Sanat Müziği konserleri, mobil kitap fuarları, geleneksel enstrüman tanıtımları ve çeşitli sanatsal etkinlikler düzenlenerek meydanın dinamik yapısı ön plana çıkarıldı. Ayrıca, Filistin’e destek yürüyüşleri ve üniversite gençliğinin dayanışma gösterileri gibi toplumsal organizasyonlar da meydanın sosyal yaşamını zenginleştirdi. Cumhuriyet’in 101. yılı kutlamaları kapsamında gerçekleştirilen hafıza turları ve bando konserleri, meydanın tarihi kimliğini yeniden yansıttı ve ziyaretçilere unutulmaz anlar yaşattı.
Proje Detayları ve Tarihsel Çalışmalar
Beyazıt Meydanı’nın yenilenme projesi ilk olarak 2017 yılında başladı ve 2019’un Mart ayında tamamlanması hedeflendi. Ancak, yeni yönetim dönemiyle bu süreç hızlandırıldı ve özellikle 2021 yılında yapılan çalışmalarla önemli aşamalar kaydedildi. Avan proje, 24 Haziran 2021 tarihinde onaylandı ve hızla uygulamaya konuldu. Meydanın yaklaşık 40 bin metrekarelik alanında yürütülen altyapı ve zemin düzenleme çalışmaları, sadece bir yıl gibi kısa bir sürede tamamlandı. Otobüs ve araç girişleri sınırlandırılarak, otopark alanı kaldırıldı ve yaya trafiğine uygun hale getirildi. Bu sayede, tarihi ve kültürel açıdan önemli olan alan, yeniden meydan kimliğiyle İstanbul’un kalbinde yer almaya başladı.
Tarihi ve Doğal Unsurların Korunması
Yenileme sürecinde, Meydanın en önemli unsurlarından biri olan tarihi Çınaraltı ve Küllük kahveleri aslına uygun şekilde restore edilerek kent yaşamına kazandırıldı. Zemin kaplamasında, geleneksel ve tarihi dokuya uygun olarak hafif girintili çıkıntılı taşlar tercih edildi. Meydanın sosyal alanları genişletilerek, farklı ölçeklerde yeni dinlenme ve buluşma alanları tasarlandı. Ayrıca, meydanın sürekliliği ve kentsel bütünlüğü korunmak üzere, 2017 yılında yıkılan eski iniş merdivenleri yeniden inşa edildi. Meydanın ulaşımını kolaylaştırmak amacıyla, Kapalıçarşı Meydanı’ndan Beyazıt Meydanı’na uzanan engelli erişim rampası ve yaya yolları yenilendi. Meydana ulaşan yaya yolları, anıtların ve güzelliklerin daha iyi görülebilmesi için seyir teraslarıyla donatıldı. Ayrıca, toplam 174 mevcut ağaç korunurken, yeni ağaçlandırma çalışmalarıyla doğa unsurları güçlendirildi.
Modern Yaşam ve Sosyal Alanlar
Meydanın yeni yüzü, toplam 14 bin metrekarelik geniş yaya alanına sahip ve içinde 10 dinlenme terası ile 3 açık sınıf şeklinde tasarlanmış ‘Avlu Akademi’ gibi sosyal ve eğitim alanlarını barındırıyor. Bu alanlar, ziyaretçilere rahat ve güvenli bir ortam sunarken, etkinlik ve toplantılar için de uygun ortamlar sağlıyor. Meydanın yenilenmesiyle birlikte, tarihi dokunun korunması ve kent yaşamına entegre edilmesi sağlayan detaylar öne çıktı. Aynı zamanda, meydanda yeni ağaç dikimleri ve peyzaj düzenlemeleriyle doğa ile uyumlu bir ortam oluşturuldu. Bu çalışmalar, Meydan’ın tüm ihtiyaçlara cevap vererek, kültürel ve sosyal yaşamın merkezine dönüşmesini sağladı.