Akdeniz ülkeleri içerisinde kıymetli botanik bahçelerinden biri olarak gösterilen Ege Üniversitesi (EÜ) Botanik Bahçesi ve Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi, 3 binin üzerinde bitki tipine konut sahipliği yapıyor. Botanik Bahçesi, bir yandan her yaştan bitki severleri ağırlarken bir yandan da Türkiye’nin dört bir köşesinde keşfedilen yeni bitki çeşitlerinin literatüre kazandırılmasına bilimsel katkı sunuyor.
Türkiye’nin bitkisel zenginliği başta olmak üzere dünya florasına ilişkin örnekleri, muhafaza ve yaşatma stratejileri geliştirerek, bilim dünyasına ve literatüre sunma maksadıyla faaliyetlerini sürdüren EÜ Botanik Bahçesi ve Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi, Ege Üniversitesi yerleşkesinde 16 bin 750 metre kare alanda, hem Türkiye hem de yabancı orjinli bitki cinslerini barındırıyor. Türkiye’deki en büyük beş botanik bahçesinden biri niteliği taşıyan ve üniversiteler bünyesinde aktif olarak misyon yapan en kapsamlı Botanik Bahçesi özelliği taşıyor. Kuruluşundan bugüne 100 civarında bitki tipini bilim dünyasına kazandıran merkezi her yıl farklı düzeylerde 15 binin üzerinde öğrenci ziyaret ediyor. Ziyaretçilere Fen Fakültesi Biyoloji Kısmı Botanik Anabilim Kısmı lisans ve lisansüstü öğrencileri tarafından tanıtım ve bilgilendirme sunumları yapılıyor.
EÜ Botanik Bahçesi Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Yıldırım, “Merkezimiz tarafından ülkemizin bitkisel zenginliği üzerinde kıymetli çalışmalar yürütülüyor. Öğrenciler başta olmak üzere ziyaretçilere; bitkilerin tarihî süreci, tabiatın ekosistemi, endemik bitkilerin korunması ve ekolojik nizamın sürdürülebilirliği bahislerinde bilgiler veriliyor. Bunun yanı sıra, yetişkinler ve çocuklara yönelik bitki keşif aktiflikleri ve atölye çalışmaları düzenleniyor” diye konuştu.
Merkezin bugüne kadar pek çok endemik tipi bilim dünyasına ve literatüre kazandırdığını ve memleketler arası arenada saygın bir pozisyonda bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Hasan Yıldırım, “Botanik Bahçemiz sayesinde bilim dünyasına ve dünya literatürüne kazandırdığımız endemik cinslerle saygın bir pozisyonda bulunuyoruz. Bilhassa yeni tipler keşfederek, bahçemiz bünyesinde yer alan Herbaryum Koleksiyonumuzu zenginleştirmeye çalışıyoruz. Merkezimiz, kurulduğu günden bu yana pek çok endemik bitkiyi bilim dünyasına ve literatüre kazandırdı. Herbaryumda yaklaşık 44 bine civarında kayıtlı bitki tipi var. Türkiye’nin dört bir tarafından TÜBİTAK projeleri yahut BAP projeleri dayanağıyla toplanan bitkiler, herbaryum örneği haline getirmek için, herbaryum tekniklerine uygun olarak toplanıp kâğıt ve kartonlar ortasında preslenerek kurtulmaları akabinde herbaryum kartonlarına yapıştırılarak, bitkinin künyesi, çeşit ismi, familya ismi, toplayan kişinin bilgileri, toplanma yılı ve yeri girilerek herbaryum etiketi veriliyor. Yaklaşık 120 yıl evvel preslenip, herbaryuma konulmuş bitkiler var. Bu sayede dünyanın her yerinden gelerek taksonomik çalışmalar yapan araştırmacılar basitçe bitki cinslerine erişebiliyor. Muvaffakiyetini son devirde artırarak sürdüren Merkezimiz, yalnızca ülkemiz için değil memleketler arası arenada da saygın bir pozisyonda bulunuyor. Merkezin bünyesinde mevsimine nazaran değişen ve gelen konukların ilgisini çeken çok sayıda değişik endemik bitki de yer alıyor. Mabed ağacı, manolya, kırmızı rengiyle dikkat çeken fener ağacı, renk renk nilüferler bulunuyor. Bahçede, kendine has, coğrafik yapısı farklı bitki cinslerine uygun ömür alanı sağlanıyor. Türkiye’deki en güçlü mum çiçeği (Hoya sp.) koleksiyonu da ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor” dedi.
‘Resimli Türkiye Florası’
Prof. Dr. Hasan Yıldırım, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Türkiye’de yayılış gösteren tüm doğal bitki tiplerini kapsayan ve birinci sefer Türkçe ve fotoğraflı olarak yazılmaya başlanan ‘Resimli Türkiye Florası’ isimli yapıtın editörleri ortasında yer alıyor. Toplamda 30 ciltte tamamlanması planlanan bu çalışmanın da en değerli merkez üslerinden biri olarak Ege Üniversitesi Botanik Bahçesi ve Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi öne çıkıyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
