Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Lisanı ve Edebiyatı Kısmı öğretim üyesi Prof. Dr. Şerife Yalçınkaya’nın yürütücüsü olduğu “16. Yüzyıl Osmanlı Edebî Muhitlerinin Coğrafik Bilgi Sistemleri, Toplumsal Ağ Tahlili ve Veritabanı ile Haritalandırılması ve Edebî Münasebetlerinin İncelenmesi” başlıklı proje, TÜBİTAK 1001 – Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı kapsamında desteklenmeye uygun bulundu. Proje, 16. yüzyıl Osmanlı edebiyat etraflarını disiplinlerarası bir yaklaşımla ele alarak edebiyat tarihi çalışmalarına yeni bir boyut kazandıracak.
Proje grubunu makamında ağırlayan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Tam akreditasyona sahip, öğrenci odaklı, araştırma üniversitemiz, toplumsal bilimlerde yürüttüğü başarılı projelerine bir yenisini daha ekledi. 16. Yüzyıl Osmanlı edebiyatına ışık tutacak olan TÜBİTAK takviyeli projeyi hayata geçiren hocamız Prof. Dr. Şerife Yalçınkaya’yı ve grubunu tebrik ediyor, muvaffakiyetlerinin devamını diliyorum” dedi.
Proje hakkında bilgi veren Prof. Dr. Şerife Yalçınkaya, “ Proje ile Coğrafik Bilgi Sistemleri (CBS), toplumsal ağ tahlili ve veritabanı teknolojileri kullanılarak Osmanlı edebiyatının mekânsal ve toplumsal dinamikleri birinci kere bu kapsamda görselleştirilecek. Şairlerin hayat rotaları, yapıtların üretim yerleri ve edebî bağlar interaktif haritalar ve data tahlilleriyle ortaya konulacak. Türkiye’nin farklı üniversitelerinden lisansüstü öğrencileri Ege Üniversitesi çatısı altında ortak çalışma yürütecek. On altıncı yüzyıl, Osmanlı edebiyatının altın çağlarından biri olarak kabul ediliyor. Proje, bu periyodun şiir muhitlerini, şairler ortası ilgileri ve yapıtların coğrafik dağılımını tahlil ederek edebiyat tarihindeki kıymetli boşlukları dolduracak. Tıpkı vakitte dijital metodolojinin beşeri bilimlerdeki uygulanabilirliğine dair örnek bir model sunacak” dedi.
“Bu proje genç araştırmacılarının azminin bir ürünüdür”
Prof. Dr. Şerife Yalçınkaya, “Bu proje, pandemi periyodunda edebiyat aşkıyla bir ortaya gelen ve farklı üniversitelerde eğitim gören genç araştırmacıların azminin bir eseridir. Klasik Divan çatısı altında buluşan bu küme, çevrimiçi eğitimler ve farklı üniversitelerden meslektaşlarımızın dayanağıyla lisansüstü eğitimde önemli bir iş birliği örneği sergiledi. Bu hudut tanımayan akademik buluşma bizi bir ortaya getirdi ve çalışmaya koyulduk. Ege Üniversitesinin beşeri bilimlerdeki esaslı birikimiyle TÜBİTAK’ın vizyoner dayanağını birleştiren bu çalışma, kültürel mirasımızın gelecek jenerasyonlara aktarılmasında kıymetli bir adım olacak. 2028’de tamamlanması planlanan projemizin tüm datalarını açık erişimle paylaşacağız. Öğrenciliğimden beri mensubu olmaktan gurur duyduğum Ege Üniversitesi, bilimsel araştırmalara verdiği takviyeyle Türkiye’nin önde gelen yükseköğretim kurumları ortasında yer alıyor. Projemiz, üniversitemizin dijital beşeri bilimler alanındaki liderliğini pekiştirirken, kültürel mirasın teknolojiyle buluşmasına öncülük edecek. Bu manalı projeyi destekleyen TÜBİTAK yetkililerine teşekkürlerimizi sunuyoruz” diye konuştu.
Projenin bursiyer takımı, pandemi periyodunda “Klasik Divan” ismi altında bir ortaya gelen lisansüstü öğrencilerinden oluşuyor. Çevrimiçi edebiyat sohbetleriyle başlayan bu akademik seyahat, dijital beşeri bilimler ve coğrafik bilgi sistemleri alanında uzmanlaşmayla devam etti. Grubun, Amasya ölçeğinde gerçekleştirdikleri pilot çalışma, artık Türkiye geneline yayılan bu kapsamlı projenin temelini oluşturdu..
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
