Kırmızı Kurdele Derneği Kurucusu, Tedavi Aktivisti, Topluluk Muharriri Arda Karapınar, hastalığın yayılmasındaki en büyük etkenin bilgisizlik olduğunu söyledi. Karapınar, “Tek kişinin teşhis alması ve tedaviye ulaşması, o zinciri kırmak manasına geldiği için aslında tesirli bir metot. Tedavinin kendisi aslında bir tedbire yöntemi” dedi. HIV/AIDS’in önlenmesinde teşhis testlerinin yaygınlaşmasının tesirli olacağını belirten Karapınar, sağlıklı her kişinin yılda bir sefer HIV testi yaptırması gerektiğinin altını çizdi.
İstanbul Atlas Üniversitesi Vadi Yerleşke Prof. Dr. Ralph A. DeFronzo Oditoryumu’nda düzenlenen “Tanısından 40 Yıl Sonra Neden Hala HIV/AIDS Konuşuyoruz?”, “Damgalanma ve Ayrımcılığı Çözmeden HIV ve AIDS’i Sonlandırabilir miyiz?” başlıklı aktiflikte hastalığın teşhis ve tedavi süreci ile önlenmesine ait değerlendirmeler yapıldı.
Prof. Dr. Selim Badur: “Ayrımcılık ve dışlamayla uğraş AIDS’le uğraşın bir modülü oldu”
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Kolu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Badur, AIDS’in bir enfeksiyon hastalığı olduğunu belirterek “AIDS 1980’li yılların başında birinci sefer tanımlanan bir enfeksiyon hastalığı. Bugünkü etkinliğimizin ana teması olan damgalanma ve ayrımcılık konusu değerli. Virüsle tıbbi çaba kadar bilhassa toplumsal tarafı de gündeme damgasını vurdu. AIDS’in toplumsal istikametinin irdelenmesi yalnızca merak gidermek için değil, bu husus ayrımcılığı, dışlamayı ve ötekileştirmeyi beraberinde getirdi. Bunlarla gayret de AIDS’le uğraşın kıymetli bir kesimi oldu” dedi.
Türkiye’de resmi datalara nazaran, 48 bin 273 HIV olumlu var
Kırmızı Kurdele Derneği Kurucusu, Tedavi Aktivisti, Topluluk Muharriri Arda Karapınar, hastalığın Türkiye’deki genel durumuna ait bilgiler paylaştığı konuşmasında Halk Sıhhati Genel Müdürlüğü’nün bilgilerine nazaran, Kasım 2024 prestijiyle 1985 yılından bu yana 2 bin 438 AIDS evresi olgu olmak üzere toplam 48 bin 273 kişinin HIV olumlu tanısı aldığını söyledi.
Artışın en temel sebebi bilgisizlik
Resmi bilgiler doğrultusunda HIV müspet sayısında artış olduğunu belirten Karapınar, Türkiye’de HIV ile yaşayan kişi sayısının gerçekte mevcut sayının en az 2 katı, hatta 3 katı olabileceğinin varsayım edildiğini söyledi. HIV/AIDS sayısındaki artışın nedenlerinin sorulduğu Karapınar, “Virüs makul kümeler içerisinde vardır. O kümedeki beşerler tedaviye erişememişlerdir, teşhis alamamışlardır ya da tedbire araçlarına erişimleri yoktur. Bence en büyük sebep, bilgisizliktir. İnsanlarda şayet test yaptırma şuuru yoksa ya da buna ait bir harekete geçme iradesi yoksa ki bu irade de bilgiyle oluşuyor. O vakit virüsün zinciri hem kırılmamış oluyor hem de daha dar bir alanda daha fazla beşere ulaşmış oluyor. Fakat oradaki tek kişinin teşhis alması ve tedaviye ulaşması o zinciri kırmak manasına geldiği için aslında tesirli bir formül. Tedavinin kendisi aslında bir tedbire yolu. Yani yayılmadaki temel neden bilgisizlik” diye konuştu.
Yılda bir sefer HIV testi yaptırılmalı
Karapınar, HIV/AIDS’in önlenmesinde teşhis testlerinin yaygınlaşmasının tesirli olacağını belirterek sağlıklı her kişinin yılda bir sefer HIV testi yaptırması gerektiğinin altını çizdi.
Damgalanma kaygısı tedaviye ulaşmada en değerli engel
Hastalığın tedavi yollarının ele alındığı aktiflikte, bilhassa damgalanma ve etiketlenme üzere toplumsal sorun ve kaygıların hastalığın yayılmasında en büyük etken ve tedaviye ulaşılmasında en büyük mahzur olduğu vurgulandı.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
