

İBB’nin Çatı Katlarına Dair Tarihi İmar Düzenlemesi
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı’nın, özellikle çatı katlarının kullanımıyla ilgili uzun süredir gündemde olan düzenleme teklifi, mart ayı içerisinde gerçekleşen İBB Meclisi toplantısında oybirliğiyle kabul edildi. Bu önemli adım, kentsel dönüşüm ve yapılaşma süreçlerini hızlandırmayı amaçlamaktadır ve şehrin siluetine olumlu katkılar sağlayacaktır.
Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşüm Hedefleri
2020 yılında hazırlıklarına başlanan ve detaylandırılan bu düzenleme, özellikle deprem riski taşıyan yapıların güvenli hale getirilmesi ve yeni yapılar inşa edilmesi konusunda önemli bir kilometre taşıdır. Çatı aralarının bağımsız yaşam alanlarına dönüştürülmesiyle, hem kentsel dönüşüm hızlandırılacak hem de riskli yapıların yerine dayanıklı, kaliteli yapılar inşa edilecektir.
Mevcut Durum ve Yeni Düzenlemenin Getirdikleri
- Mevcut planda kat sayılarında değişiklik yapılmadan, kullanışsız ve atıl durumdaki çatı arası piyesleri, yaşanabilir ve konforlu mekanlara dönüştürmek mümkün hale gelecek.
- Bağımsız bölüm olarak kullanıma açılan çatı katları, yeni yaşam alanları ve ekonomik çözümler sunacak.
- Şehir siluetine estetik katkı sağlanacak, görsel bütünlük korunacak ve şehrin görünümüne değer katılacak.
- Kaçak kullanımların önüne geçilerek, yapı güvenliği ve yasal uyumluluk sağlanacak.
- Çatı arasındaki verimsiz hacimler, kullanıma uygun hale getirilecek ve böylece alanların ekonomiye katılması sağlanacak.
- Yüksek maliyetlerle yapılan arsa ve yapı üretimlerinin verimli kullanımı ile maliyetler düşürülecek ve sürdürülebilir yapılaşma desteklenecek.
- Son katlar, ara katlar gibi değerlendirilerek, konut sayısı artırılacak ve nüfus ihtiyacına çözüm sunulacak.
- Çatı katlarının yeterli aydınlatma ve temiz hava alması sağlanarak yaşam kalitesi yükseltilecek.
- Mevcut konut eksikliği giderilerek, özellikle orta gelir grubuna yönelik konut üretimi teşvik edilecek ve kentsel dönüşüm teşvik edilecek.
Sonuç ve Gelecek Beklentileri
Bu düzenleme, İstanbul’un yapı stokunu daha sağlıklı, güvenli ve estetik hale getirmeyi amaçlamaktadır. Aynı zamanda, kentsel dönüşüm ve deprem riskine karşı alınmış önemli bir önlem olup, şehir yaşamını iyileştirmeye yönelik sürdürülebilir çözümler sunmaktadır.