Sürdürülebilir ve klâsik mutfak kültürünü yaşatmak lakin mahallî eserler kullanılarak mümkün olabilir.
Yaşanılan coğrafya, iklim şartları ve yöresel bitki çeşitliliği, dini inançlar ve inanışlar, göçler ve savaşlar üzere öbür kültürler ile etkileşimlerle şekillenen yerel/ yöresel mutfağın bölge dışındaki temsili kelam konusu olduğunda kullanılan gereçlerin bölgeden temin edilmesi değer taşımaktadır.
Nalia Karadeniz Mutfağı Yönetim Kurulu Lideri Süleyman Tarakçı yaptığı açıklamada şunları söyledi.
‘Üretimimizi Rize’ye taşıyarak mahallî iktisada ve istihdama katkı sağladık. Özgün lezzetimizi yaşatabilmek için, endüstriyel eserlere karşı alternatif tedarik anlayışımızı geliştirdik.
Et sürece tesisimiz tüm şubelerimiz için ilkbaharın gelmesiyle birlikte üretime başladı. Coğrafik işaretli Rize Kavurma bakır kazanlarda ağır ateşte uzun mühlet ve eksiksiz şartlarda pişiriliyor ve baharla birlikte yaylalarda yetişen doğal otların tatlarını taşıyor.
Süleymen Tarakçı, yerelin desteklenmesi konusunda öncü bir uygulamayı da başlatmanın gururunu yaşadıklarını belirterek ekliyor;
‘’Anlaşmalı tarım uygulamalarını başlattık. Karadeniz Mutfağının başrolünde olan, Kara Lahana ve Pazı için çiftçilerle tohum basamağından başlayarak tarladan sofraya gelen süreci yönetiyor, mutfağımızda kullandığımız eserlerin toprak kalitesinden, ilaçlamasına her basamağının istediğimiz şartlarda yapıldığını bilerek mutfağımıza alıyoruz. Çiftçi tohumu atarken ne kazanacağını biliyor, erken ödeme yaparak çiftçinin refahı konusunda örnek bir model oluşturuyoruz.’’
Nalia Karadeniz Mutfağı İstanbul ve Rize Şubelerinde klasik Karadeniz mutfağını yeni ve çağdaş bir bakış açısı ile yorumluyor, eşsiz üretim ve tedarik planlaması ile yerele bedel katıyor, ekonomiyi güçlendiriyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
