Bir damla suyun bedelini anlamak için suyun konutlara hangi zorluklarla ulaştığını bilmek gerektiği vurgulanan açıklamada, Konya’nın içme suyu muhtaçlığının 2018 yılından bu yana Mavi Tünel’den karşılandığı, kuraklık nedeniyle su düzeyinin düşmesinden ötürü kuyulardan su verilmeye başlandığı vurgulandı. Türkiye’de bilhassa birtakım büyükşehirlerin vakit zaman su kesintisine gittiği fakat bunun Konya’da yaşanmadığı belirtilen açıklamada, “Yaptığımız çalışmalarla yaklaşık yüzde 50 tasarruf sağladık. Konya’mızın geleceği için bugünden adım atmamız gerekiyor. Bu hususta her yaştan hemşerimize vazife düşüyor. Su bittiği vakit hayat biter. Suya sahip çıkmak vatana sahip çıkmaktır” tabirleri kullanıldı.
Konya Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel Müdürlüğü, giderek azalan su rezervinin oluşturduğu tehlikeye dikkat çekti.
Konya’da kuyular ve barajlardan sağlanan suyun istikrarlı kullanımı konusunda ikazlarda bulunan Konya Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel Müdürlüğü, gerekli hassasiyetin korunmaması durumunda çok daha büyük risklerin beklediğini belirterek, tüm Konyalıları su tasarrufu konusunda işbirliğine davet etti.
“BAĞBAŞI BARAJI’NI AÇMASAYDIK MEVCUT SU YETMEYECEKTİ”
Açıklamada, kentin içme suyu muhtaçlığının 2018 yılının Haziran ayından 15 Ağustos 2024 tarihine kadar Bağbaşı ve Altınapa barajlarından karşılandığı; 15 Ağustos 2024 tarihinden sonra da yüzde 50’sinin kuyulardan, yüzde 50’sinin ise barajlardan sağlandığı belirtilerek, “Barajlarda su olmamasının nedeni, buharlaşma, kuraklık, global iklim değişikliği, yağmur ve karın yağmaması. 15 Ağustos itibariyle Konya merkezde 201 adet kuyuyu çalıştırdık. Konya’da su kesintisi yapmamak için çaba ediyoruz. Kaynakları istikrarlı kullanmak için gayret sarf ediyoruz. 2018 yılında Bağbaşı Barajı’ndan, Mavi Tünel’den kente içme suyu getirmeye başlamasaydık bu kadar uzun müddette kuyu suyu yetmeyecek ve Konya çoktan su kesintisiyle karşı karşıya gelecekti. Aldığımız tedbirlerle bu noktaya kadar geldik” denildi.
“SUYU MALİYET FİYATINA VERİYORUZ”
Su rezervinin korunması için büyük bir hassasiyet gösterildiği vurgulanan açıklamada, “Lakin su tasarrufu yapmaz, suyu istikrarlı kullanmazsak daha büyük risklerle karşılaşacağız. Yer altı su düzeyinin azalmasından ötürü 15 litre/saniye kapasiteli olan kuyularımız, 10 litre/saniyeye düştü. Hasebiyle kuyularda da global iklim değişikliğinden ötürü su azalması mevcut. Barajlardan ve yer altından su temini yapmak ise çok büyük elektrik gücü gerektiriyor. Girdi maliyetlerindeki artışa karşın en ekonomik düzeyde su hizmeti sağlıyoruz. Şu anda KOSKİ olarak suyu maliyet fiyatına veriyoruz” sözleri kullanıldı.
“SUSUZLUĞA KARŞIN ÖTEKİ BÜYÜKŞEHİRLER ÜZERE SU KESİNTİSİNE GİTMEDİK”
İnsani tüketim emelli içilebilir su arzının dünyadaki en büyük sıkıntılardan biri olduğu lisana getirilen açıklamada, gelecekte bu sorunun daha da büyüyeceği bildirildi. Türkiye’de bilhassa kimi büyükşehirlerin vakit zaman su kesintisine gittiğini ancak bunun Konya’da yaşanmadığı kaydedilen açıklamada, “Biz su kesintisi yapmadan 24 saat sağlıklı, içilebilir su hizmeti sağlamak için uğraş harcıyoruz. Bu noktada hemşerilerimizin takviyesine muhtaçlığımız var. İş yerlerinde, meskenlerinde, bahçe sulamalarında, araç yıkamada; hasebiyle içinde su olan her mevzuda hemşerilerimizin daha dikkatli olması lazım. Su tasarrufu yapmamız lazım. Yoksa yakın vakitte su kaynağı tükendiğinde çok daha büyük risklerle karşı karşıya kalabiliriz” cümlelerine yer verildi.
“YEŞİL ALANLARDA ÇİMLERİ AZALTTIK, ÇALI BİTKİLERİNE DÖNDÜK”
Konya’da su kayıp-kaçak oranlarının yüzde 34’ten yüzde 24’e düşürülerek büyük bir muvaffakiyet elde edildiği vurgusu yapılan açıklamada, “Burada gayemiz yüzde 20’nin de altına düşmek. Büyükşehir olarak yeşil alanlarımızda çim alanlarını azaltarak daha az su isteyen çalı bitkilerine döndük. Bununla birlikte geri dönüşüm suyu kullanımını artırdık. Yaptığımız bu çalışmalarla yaklaşık yüzde 50 tasarruf sağladık. Konya’mızın geleceği için bugünden adım atmamız gerekiyor. Her yaştan hemşerimizee misyon düşüyor. Konya Büyükşehir Belediyesi olarak su tasarrufuyla ilgili her alanda elimizden gelen tüm çalışmayı ve tüm uğraşı gösteriyoruz. Tıpkı gayret ve çabası tüm hemşerilerimizden bekliyoruz. Suya sahip çıkmak vatana sahip çıkmaktır. Temennimiz kış aylarında yağışın fazla olması, kentimizin kar yağışı alması, yağmurlarla birlikte barajlarımızın dolması ve su arz talebindeki dengeyi yakalamak” tabirleri kaydedildi.
“SU, MUADİLİ OLMAYAN TEK MADDE”
Bir damla suyun bedelini anlamak için suyun konutlara hangi zorluklarla ulaştığını bilmek gerektiğine dikkat çekilen açıklamada şu tabirler kullanıldı:
“Bir damla suyun barajdan çıkıp konutumuza gelmesi 72 saat alıyor. Bağbaşı Barajı’ndan çıkan bir su, 200 kilometre ara kat ederek konutumuza geliyor. Su ortada arıtılıyor, pompa istasyonlarından basılıyor, depolarda biriktiriliyor ve meskenlere dağıtılıyor. Bu noktada kıymetli bir konu da binalarda depoların temizlenmesi ve pak tutulması. Bu, çok büyük kıymet arz ediyor. Bu hususta mülk sahiplerinin de daha dikkatli olmasını tavsiye ediyoruz. Su, tabiattan gelmezse üretilemeyen ve öbür elementlerle birleştirilerek elde edilemeyen, insanlığın en değerli hayat kaynağı. Hasebiyle su bittiği vakit hayat biter. Bilhassa Türkiye’nin tahminen tek uygulaması olan fiyatsız tatlı su arzını kesintisiz yapmak için çaba ediyoruz. Bu bahiste hemşerilerimizden de takviye istiyoruz. Tatlısu çeşmelerinden yalnızca içme gayeli su kullanılması tasarruf konusunda bize yardımcı olacaktır. Hassasiyetlerinizi bekliyoruz.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
