Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi İş Sıhhati ve Güvenliği Kısmından Arş. Gör. Dr. Tuğçe Oral, şantiye alanlarında ve konteyner kentlerdeki yangın riskine dair kritik ihtarlarda bulundu.
Yangın risk değerlendirmesi yapılmadan şantiye başlatılmamalı
Şantiyelerde gerçekleşen yangınların birçoklarının mesai sonrası konteynerlerde konaklamalar esnasında yaşandığına işaret eden Dr. Tuğçe Oral, şantiyelerde yangın riskini azaltmak için atılması gereken adımları anlattı.
“En bilinen ve en aktif uygulama, kesinlikle şantiyenin tipi, lokasyonu ve etrafı göz önüne alınarak ayrıntılı bir Yangın Risk Değerlendirmesi yapılmasıdır.” diyen Dr. Oral, şantiyelerde alınması gereken temel tedbirleri şöyle sıraladı:
“Şantiye kaba iş sürecindeyse, temel İSG eğitimi kapsamında çalışanlara; yangınla gayret ekipmanlarının pozisyonu, görevlendirilen acil durum takımı listesi ile ikaz–uyarı butonlarının yerleri kesinlikle aktarılmalıdır. İnce iş sürecine geçildiğinde ise tesirli bir yangın algılama sistemi kurulmalı; yangın söndürme ekipmanları eksiksiz, çalışır durumda ve kolay erişilebilir biçimde bulundurulmalıdır. Bilhassa yangın tüplerinin basınçları sistemli aralıklarla denetim edilmelidir. Acil durum gruplarının hem eğitim hem de uygulama konusunda pratik kazanması sağlanmalı; çalışma alanı ve etraf sistemi titizlikle korunmalıdır. Çalışanların kullandığı geçiş yolları evvelce belirlenmeli ve bu güzergâhlara gereç konulmasına katiyen müsaade verilmemelidir. Acil kaçış yollarının kullanımını engellemeyecek bir saha nizamı oluşturulmalı, bu mevzuda nizamlı kontrol ve denetimler yapılmalıdır. Ayrıyeten, acil durum planları ve tahliye prosedürleri proje başlangıcında hazırlanmış ve uygulamaya hazır hale getirilmiş olmalıdır. Tüm bu sıralanan unsurların sürekliliği tertipli saha denetimleri ve çalışanların bu bahiste farkındalıklarının kazandırılmasıyla sağlanmaktadır.”
Eğitim, yangını felakete dönüşmeden durdurur
Yangın güvenliği eğitimlerinin kıymetine vurgu yapan Dr. Tuğçe Oral, “Çok tehlikeli sınıfta yer alan iş kollarında, kullanılan makine ve ekipmanların yangına neden olabileceği göz önünde bulundurularak çalışanlara ayrıntılı eğitimler verilmelidir. Bu eğitimler, Temel İSG Eğitimi’nin teknik bahisler kısmında, çalışma alanına mahsus içeriklerle planlanmaktadır. Acil durum grubunda yer almasa bile tüm çalışanlara, yangınla uğraş ekipmanlarının hakikat kullanımı öğretilmekte; teorik bilgiler uygulamalı yangın tatbikatlarıyla desteklenmektedir. Eğitimlerde; yangının oluşumu ve basamakları, yangın sınıfları ve uygun söndürücü seçimi, yangına neden olabilecek riskler ve şantiyedeki kimyasallar, yangın anında gerçek davranışlar, söndürme ve kurtarma gruplarının misyonları, söndürme teknikleri, söndürücü kullanımında yapılmaması gerekenler, müdahale için birinci 5 dakikanın kıymeti, acil tahliye planları, çalışanlara haber verme metotları ve yangın sonrası birinci yardım uygulamaları üzere kritik hususlar aktarılmaktadır.” diye konuştu.
Yangın tüpleri her ay basınç denetiminden geçirilmeli
Yangın ekipmanlarının denetim süreçlerine değinen Dr. Oral, “Şantiyelerin dağınık yapısı nedeniyle acil çıkış yolları her gün denetim edilmelidir. Bu hem tertibi sağlar hem de çalışanların şuurlu davranmasını öğretir.” tabirinde bulundu.
Yangın tüplerinin her ay basınç denetiminden geçirilip etiketlenmesi gerektiğini hatırlatan Dr. Oral, “Hazır olmayan bir söndürücü, yangın anında felaketin büyümesine sebep olabilir.” dedi.
Yangın anında neler yapılmalı?
Yangın anında yapılması gerekenleri anlatan Dr. Tuğçe Oral, projenin başında her etaba özel hazırlanmış bir yangın güvenliği planı bulunmasının koşul olduğunu söyledi.
Dr. Tuğçe Oral, “Yangını fark eden kişi, eş vakitli olarak hem en yakın yangın söndürücüye ulaşmalı hem de alarm sistemini devreye sokmalıdır. Çalışanlar, belirlenen kaçış güzergahını takip ederek acil toplanma alanına yönelmeli ve zarurî olmadıkça müdahaleye kalkışmamalıdır.” diye konuştu.
Dr. Oral, yetkili acil durum gruplarının yangına müdahale ederken başka görevlilerin itfaiyeyle irtibata geçmesi ve tahliyeyi yönetmesi gerektiğini aktardı.
Konteyner kentlerde ısıtıcılar en büyük tehlike
Kış aylarında en riskli bölgelerin konteyner kentler olduğuna dikkat çeken Dr. Tuğçe Oral, “Hava sıcaklıklarının düşmesiyle konteynerler içerisinde kullanılan ısıtıcılar yangına büyük yer hazırlamaktadır. Bu nedenle İmkanlar dahilindeyse konteynerlerin alev almaz gereçlerle kaplanması ve içinde kullanılacak eşyaların yangına güçlü tıpta seçilmesi çok kıymetli. Teknik olarak ise her konteyner de kesinlikle yangın söndürme tüpü, dedektör, yangın alarm sistemleri ve konteynerlerin yakınında su kaynağı bulunması da süreksiz ömür alanları olan konteynerler da yangının yayılmasını engelleyici yahut muhtemel bir durumda hakikat müdahale ile denetim altına alınmasını sağlayıcı olacaktır. Ayrıca, konteyner kentlerde de yaşayan ailelere de kesinlikle yangın sınıfları, yangına neden olabilecek durumlar ve yanlışsız müdahale konusunda eğitimler verilmeli ve tatbikatlar yapılmalıdır. Konteyner kentler içinde kesinlikle bir kaçış güzergahı, toplanma alanları ve süratli tahliye senaryoları kesinlikle oluşturulmalıdır.” dedi.
Elektrik tesisatlarına dikkat!
Özellikle konteyner yangınlarının en sık yaşanma sebebinin elektrik tesisatları yahut kullanılan elektrikli ısıtıcılar olduğuna işaret eden Dr. Oral, “Elektrik tesisatında halojen içermeyen kablolar tercih edilmelidir. Konteyner içerisinde kullanılan bütün elektrikli aygıtların kabloları nizamlı olarak fiziki gözle muayene edilmeli, kesik kopuk olmamasına dikkat edilmeli aksi durumda kullanılmamalı. Hava sıcaklığı düşmesiyle artan ısınma muhtaçlığına bağlı çok yüklenmeleri önleyecek sigorta ve devre kesiciler kesinlikle bulundurulmalıdır. Gerçek kapasite hesaplamaları yapılmalıdır. Ayrıyeten, konteynerlerin elektrik sistemleri topraklanmayla inançlı hale getirilmeli ve kablolar dış etkenlerden (su, nem, sıcaklık) korunmalıdır. Ekseriyetle konteynerlerde ışıklandırma için ısınma düzeyi düşük ve düşük güç gereksinimli led lambalar kullanılarak yangın riski azaltılmaktadır. Kullanılan prizlerin ise muhafazalı kapakları kesinlikle olmalı, su/nem/ tozdan etkilenmeyecek halde tasarlanmalıdır.” tabirinde bulundu.
İlk 5 dakika hakikat müdahale hayat kurtarır
Yangın nedenlerinin araştırılmasında dikkat edilmesi gerekenleri açıklayan Dr. Oral, “İkaz ve ihtar sistemlerinin günümüzde erişilmesi kolay ve maliyeti düşük olmasına karşın, faal olarak kullanılmaması çok üzücü. Acil durumlarda birinci yardımda da olduğu üzere yangında da birinci 5 dakika hakikat müdahale için çok çok değerli. Yangına neden her şey her an olabilir ama yangın ile ilgili her işyerinin yahut konakladığımız konutlarımızda kesinlikle acil durum senaryolarının olması, bununla ilgili bir kez da olsa tatbikatların yapılmış olması, kaçış yollarının acil durum olmadan kullanıldığında durum değerlendirmesinin yapılmış olması gerekir. En kolay haliyle, kaçımız konutlarımızda hali hazırda kullanıma hazır yangın tüpü bulundurmaktayız? formunda kelamlarını tamamladı.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
