İstinye Üniversitesi, Dünya Sanat ve Bilim Akademisi WAAS ve Dünya Üniversite Konsorsiyumu iş birliği ile düzenlenen, 7. Milletlerarası Geleceğin Eğitimi Konferansı’na mesken sahipliği yaptı. “Geleceğin Eğitimi”nin konuşulduğu konferansa dünyanın saygın bilim insanları ve UNESCO yöneticileri katıldı. Üç gün süren konferansta alanında uzman isimler, insanlığın bugün karşı karşıya olduğu kritik zorluklarla başa çıkabilmek için gereksinim duyulan global eğitim sistemini masaya yatırdı.
İstinye Üniversitesi, 10-12 Aralık tarihleri ortasında 7. Milletlerarası Geleceğin Eğitimi Konferansı’na mesken sahipliği yaptı. Dünya Sanat ve Bilim Akademisi WAAS ve Dünya Üniversite Konsorsiyumu iş birliği ile düzenlenen, Vadi Ana Yerleşke Kongre Merkezi’nde yüz yüze ve online webinar olarak gerçekleştirilen konferansa dünyanın saygın bilim insanları ve UNESCO yöneticileri katıldı. Üç gün süren aktiflikte Türkiye’den ve dünyanın farklı bölgelerinden iştirakçiler çeşitli oturumlarda paylaşımda bulundu.
Geleceğin eğitimi şimdiki, kozmik gereksinimlere nazaran tekrar tasarlanıyor
“Geleceğin Eğitimi”nin masaya yatırıldığı oturumlarda, bedelli konuşmacılar, mevcut global yükseköğretim sisteminin sınırlamalarını, şimdiki, kozmik gereksinimlere uygun yeni bir paradigma oluşturulması için gerekli nitelikleri tartıştılar. Oturum kapsamında, eğitimde çığır açacak yeni bir sistemi hayata geçirmek için mevcut olan fırsatlar, imkanlar ve somut adımlar değerlendirildi. Bayanların iş yerinde, topluluklarda ve global olarak liderlik durumlarında karşılaştıkları meselelere yönelik tahlilleri ve gelecek vaat eden bayan başkanların gelişimini teşvik etmek için gereken eğitim çeşidi araştırıldı. Yapay zekâ, sanal ve artırılmış gerçeklik öğrenme sistemlerinin, klasik öğrenme yollarını tamamlamak ve geliştirmek için nasıl kullanılabileceği de konuşulanlar ortasındaydı. UNESCO-MOST BRIDGES özel oturumu ise toplumsal dönüşüm için yükseköğrenim ve yenilikte demokratikleşmeye odaklandı.
“Geleceğin Eğitimi için “Dünya Üniversitesi” kurulmalı”
“Dünya Üniversitesi” kavramı, Dünya bilim sanat akademisi Konferansı’nın ana odak noktaları ortasında yer aldı. BM ile ortaklaşa tasarlanan projede, dünya çapında belli üniversitelerde ortak bir müfredatı takip eden programların uygulanması planlanıyor. Günümüzde yapay zekâ ve teknolojik gelişmelerle birlikte, pedagojiden, içeriğe ve eğitimin sunum haline kadar Dünya Üniversitelerini geliştirmek için daha çok imkan mevcut. Dünya Üniversitesi kavramının temel emeli, herkes için uygun maliyetli, kaliteli, şahsileştirilmiş, disiplinler ortası ve hayat uzunluğu erişilebilir eğitimin sağlanması olacak.
“Eğitim manayla sonuçlanır, bu da bilgeliği oluşturur”
“Geleceğin Eğitimi Vizyonu” kapanış oturumunda konuşan İSÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Türker Kılıç, konuşmasında şu sözlere yer verdi: “Bilinç, hayatın ve zihnin etkileşimlerinin bir cins işlevidir. Bu yüzden eğitim manayla sonuçlanır, bu da bilgeliği oluşturur. Süreç, merakla başlar, akabinde bilgi toplanır, sonra bunun ne olduğunu öğreniriz, sonunda bu bir mana yaratır. Bir bilgi okyanusunda yaşıyoruz ve zihin ile hayat ortasındaki etkileşim şuuru oluşturuyor. Bilimin yeni metodolojisi hayatın temel taşının atom değil de enformasyon olduğu şuuru ile geliştirilmelidir. Ömrün temel taşı olan bilgiye yaklaşımımız değiştiğinde geleceğin eğitimi şekillenecektir.”
Küresel Eğitimde İleri Araştırmalar Merkezi Profesörü ve Yöneticisi Iveta Silova yükseköğretimde gerekli olan dönüşümlere yönelik: “Mevcut yükseköğretim modeli, süratle değişen dünyanın taleplerine ayak uydurmakta zorlanıyor ve krizlere katkıda bulunarak doğal kaynakların ve insan kaynaklarının sömürüsünü legalleştiriyor. Yükseköğretim, sadece kırılanı tamir eden bir araç değil, yeni yollar yaratacak bir portal olarak düşünülmelidir; bu, paydaşların iş birliği içinde çalışacağı bir geleceği mümkün kılar.” açıklamasında bulundu.
“En düzgün öğrenme yolu, diğerlerine öğretmekten geçer ve bu da, bilgiye en büyük katkıdır.”
Dünya Sanat ve Bilim Akademisi Başkanı Garry Jacobs, kapanış konuşmasında: “Eğitimdeki en büyük keşifler, akıl yoluyla değil, sezgi yoluyla elde edilir. Geleceği görmek, akıl için zordur; bu yüzden inanç ve kararlılık çok kıymetlidir. En düzgün öğrenme metodu, diğerlerine öğretmekten geçer ve bu da, bilgiye en büyük katkıdır.” ifadelerini kullandı.
WAAS Geleceğin Eğitimi Konferansı global eğitimin geleceğini şekillendiren oturumlarla varlıklı bir gelişim alanı açtı. Sermaye, teknoloji ve iş dünyasının toplumsal rolü; bilim ve teknolojinin insan güvenliği ve sürdürülebilir kalkınmadaki yeri; kültürler ortası anlayış ve doğruluk kıymetleri; yapay zeka ve klasik eğitimde bilgi tesirleri; yükseköğretimde gelecek trendleri gibisi mevzular ele alındı.
“Gezegeni koruyabilmek için onu nasıl sevmeliyiz?”
Dünya Üniversite Konsorsiyumu Başkanı Ralph Wolff “Eğitimde yalnızca öğretilen dersler değil, bizi geleceğin profesyonelleri ve insanları olarak şekillendiren eğitimin kalitesi değerlidir. Konferans sonuçlanırken, aklımda kalan soru şu: Gezegeni koruyabilmek için onu nasıl sevmeliyiz?” tabirlerini kullandı.
“Küresel Yüksek Öğretimdeki Zorluklar ve Fırsatlar” oturumu ile başlayan konferans, “Geleceğin Eğitimi Vizyonu” bahisli konuşmalarla sona erdi. Kıymetli bilim insanları, eğitimciler, araştırmacılar, siyaset oluşturucular ve niyet önderleri, insanlığın karşı karşıya olduğu sıkıntıların tahlili için buluştu. Global yükseköğretimde yeni bir paradigmayı teşvik etmek için somut tahliller önerildi.
Dünya Sanat ve Bilim Akademisi konuşmacıları, bu yıl gerçekleştirilen Geleceğin Eğitimi Konferansı’nın kapsam ve nitelik manasında bugüne kadar gerçekleştirilen en aktif çalışma olduğu vurgusuyla Üniversite’ye teşekkür etti.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
