

Yumurtalık Kanserinin Günümüzdeki Durumu ve Artan Görülme Sıklığı
Sinsice ilerlediğinden dolayı genellikle ileri evrede teşhis edilen yumurtalık kanseri, son yıllarda özellikle çevresel faktörler ve yaşam tarzı değişiklikleri nedeniyle daha genç yaşlarda da görülmeye başlanmıştır. Günümüzde her yaşta kadınlarda rastlanabilen bu hastalık, özellikle 60’lı yaşlarda en sık görülen kanserler arasında yer almaktadır. Ancak, genç nüfusta da artan vaka sayısıyla birlikte, erken teşhisin önemi giderek artmaktadır.
Yumurtalık kanserinin etkili bir tarama yöntemi bulunmamaktadır. Bu nedenle, düzenli ve dikkatli muayeneler ile erken tanı büyük önem taşımaktadır. Acıbadem Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Başkanı ve Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, bu sinsi kanserin belirtilerinin fark edilmesi ve ihmal edilmemesi gerektiğinin altını çiziyor.
Ülkemizde Yumurtalık Kanseri ve Risk Faktörleri
Yumurtalık kanseri, her yıl yaklaşık 4000 kadını etkisi altına alan ve kadınlar arasında en sık görülen kanserlerden biridir. Hastalığın yüzde 15-20’sinin genetik faktörlerden kaynaklandığını belirten Prof. Güngör, ailesinde meme, yumurtalık veya rahim içi kanseri bulunan kadınların risk altında olduğunu vurguluyor. Ülkemizde her yıl 100 bin kadından 7’sinin bu hastalıkla karşılaştığını söyleyen uzman, erken dönemde belirti vermeyen yumurtalık kanserinin genellikle ileri evrede teşhis edildiğine dikkat çekiyor.
Yumurtalık Kanserinin Belirtileri ve Tanı Süreci
Bu kanserin belirtileri kendine özgü değildir ve diğer hastalıklarla karışabilir. Bu nedenle, bel, karın veya kasık ağrısı, karında şişlik, gaz, halsizlik, sık idrara çıkma veya idrar zorluğu, kabızlık, bağırsak hareketlerinde değişiklikler ve bazen de anormal kanama gibi şikayetler ortaya çıktığında, vakit kaybetmeden uzman bir kadın doğum uzmanına başvurmak hayati önem taşır. Prof. Güngör, toplumda bu konuda farkındalığın yetersiz olduğunu ve tanı konan kadınların çoğunun bu hastalıkla ilk kez doktor muayenesinde karşılaştığını belirtiyor.
Risk Faktörleri ve Korunma Yolları
Yumurtalık kanseri riskini artıran faktörler arasında hiç doğum yapmamış olmak, erken yaşta adet görmek, geç menopoza girmek, endometriozis, sigara kullanımı, sağlıksız beslenme, alkol tüketimi ve aşırı kilo yer almaktadır. Ayrıca, obezite, östrojen hormon maruziyeti ve gebeliğin ileri yaşlara ertelenmesi gibi etkenler de risk faktörlerini yükseltmektedir. Yaş, aile öyküsü ve genetik yatkınlık gibi faktörler değiştirilemese de, sağlıklı yaşam tarzı benimseyerek riskleri azaltmak mümkündür. Düzenli egzersiz yapmak, dengeli beslenmek, sigara ve alkolden uzak durmak ve aşırı kilodan kurtulmak, korunma açısından büyük önem taşımaktadır.
Sonuç ve Öneriler
Yumurtalık kanseri, erken tanı ve düzenli muayene ile yaşam kalitesini artırabilir ve ölüm oranlarını düşürebilir. Bu nedenle, kadınların yılda en az bir kez jinekolojik muayene yaptırması ve vücutlarında gözlemledikleri herhangi bir değişikliği ihmal etmemeleri önemlidir. Toplumsal farkındalığın artırılması, bu hastalığın erken teşhisine katkı sağlayacaktır.